ESTETİK CERRAHİ | YÜZ ŞEKİLLENDİRME

Non Operatif Uygulamalar

Yaşlanmak doğal bir süreç olsa da insanların genç kalma arzusu nedeniyle bilim ve teknoloji, bu süreci yavaşlatmak için var gücüyle çalışıyor.

Günümüzde özellikle yoğun bir iş ve yaşam temposu nedeniyle insanlar estetik uygulamalarda da daha pratik çözümler aramaya başladı. Bu yüzden uzmanlar da hastalara direkt cerrahi girişim yerine öncelikle koruyucu tedbirler ve ardından da non-operatif yani cerrahi dışı yöntemler uygulamayı tercih edebiliyor.

Non-operatif uygulamalar ile operasyon travmasından ve maliyetinden kaçınılırken yoğun bir iş ve yaşam temposundaki kişilerin günlük yaşamlarına daha hızlı dönmesi sağlanıyor. Uluslararası veriler estetik işlemlerin % 65’ini cerrahi olmayan uygulamaların oluşturduğunu gösteriyor.

Non-operatif yöntemlerin avantajları nelerdir?

- Uygulama süresi uzun değildir. İşlemin kısa zaman dilimlerinde uygulanabilir olması özellikle iş hayatının yoğun temposunda kendine vakit ayıramayanlar için ideal bir çözüm sunar.
- Sonuçlar doğaldır, yapılan işlem sonrası herhangi bir iz kalmaz. Dışarıdan bakıldığında işlem yapıldığı anlaşılmaz.
- İşlemler genellikle acısız ve ağrısızdır.
- Uygulamalarda genellikle anestezi gerekmez, bazı durumlarda ise hastanın daha konforlu hissetmesi için anestezik kremler kullanılabilir.

Non-operatif yöntemler bazı durumlarda estetik ameliyatları tamamlamak için kullanılırken ameliyattan bağımsız olarak da uygulanabilmektedir.

Teknolojik gelişmelerin artması da (lazer) farklı tedavi seçenekleri sunmaktadır.

- Yıpranmış derinin yüzeyi fraksiyonel lazer ile yenilenebilir.
- Derinin daha derin tabakalarında radyofrekans ya da ultrason enerjisi kullanılarak sıkılaşma ve incelme etkisi elde edilebilmektedir.

Görüntüsünden rahatsız olduğunuz ya da alınması gereken bir ‘ben’ den eskisi gibi cerrahi işlem yapmak yerine lazer tedavisiyle de kurtulabilirsiniz.

Hastanın lazer işlemine uygun olup olmadığı ise yine farklı bir teknoloji ürünü olan dermatoskopi ile değerlendirilmektedir.

Non-operatif yöntemler nelerdir?

Botoks,
Dolgu enjeksiyonları,
Lazer tedavileri,
Peeling yöntemleri,
Mezoterapi ve hyalüronik asit bazlı dolgular gibi uygulamalar (sarkmış bölgelere yumuşak dolgular yaparak dolgunluğunu geri kazandırma işlemi gibi)
Botulinum toksini enjeksiyonu ile mimik kaslarının oluşturduğu ince kırışıklıkları bölgesel olarak silme işlemi

Non-operatif uygulamaların dezavantajları

Cerrahi yöntemlere oranla daha kolay, ayakta uygulanan tedaviler olmalarına rağmen, elde edilen etkinin geçici olması nedeniyle tekrar tekrar uygulanma gerektirmeleri non-operatif uygulamaların dezavantajları olarak söylenebilir. Bu anlamda non-operatif uygulamalar hiçbir zaman cerrahi tedavinin yerini tutmaz, cerrahi tedavi ile elde edilecek etkinin aynısını vermez.

Ancak yüze yönelik cerrahi girişimleri;

- Sağlık problemleri, yaş faktörü nedeniyle tercih etmeyen hastalar olabileceği gibi (yaşı cerrahi bir girişim için henüz genç ya da ameliyat için fazla yaşlı olabilir)
- Yoğun iş temposu içinde ameliyata zaman bulamayanlar ya da kendini ameliyatla oluşacak kalıcı değişikliğe hazır hissetmeyenler de olabilir.
Bu kişiler cerrahi operasyonlar yerine non-operatif yöntemleri tercih etmektedir.

Yüz için yapılan uygulamalardan, hafif peeling ve cilt bakımı gibi tamamen non invaziv işlemler estetiysen ya da güzellik uzmanları tarafından uygulanabilirken; botoks, dolgu enjeksiyonları ve lazer tedavileri gibi daha invaziv işlemler mutlaka uzman hekim tarafından klinik ortamlarda gerçekleştirilmelidir. Hastanın iğne fobisi olabilir; bayılabilir ve nadiren de olsa uygulanan materyale ani alerjik reaksiyon gösterebilir. Tüm bunlar ancak tıbbi bir çevrede iken baş edilmesi kolay sorunlardır.

Başarının anahtarlarından biri de iyi görünmek

Uzmanların en çok dikkat ettiği ve önemsediği şey; hastaların beklentilerini cevaplarken doğal bir sonuç elde etmektir. Asıl hedef mevcut sorunlara yönelik tedavi amaçlı işlemleri uygulayarak doğal gençleşme ve yenilenme sayesinde hastaların yaşam kalitesini arttırmaktır. Kendini daha iyi hisseden kişilerin iş ve sosyal hayatında daha başarılı olduğu gözlemlenmiştir. Bu anlamda başarının anahtarlarından biri de iyi görünmektir.